10 Ocak 2010 Pazar

* for whom the bells tolls

Eteklerim zil çalıyo bugünler...
6 şubattaki kocaman iznim için bin atlı akınlardaki çocuklar gibi şenim, çünkü yolculuk Kübaya :) Öncesinde kısa bi Espana Madrid Barcelona, sonrasında ver elini Havanaaa.. Çok helecanlıyım Neco! Hazırlıklar tam gaz sürüyo araştırdıkça coşuyorum, dünya dolaşmış bu bünye ilk kez şehir dışına çıkıyo gibi şaşkın.. Öyle güzel bi yer ki koca 15 gün yetmiycek diye telaşlıyım... Bak şiir bile yazdım :p


Görülmeli Che'nin evi ve treni
Ardından Devrim meydanındaki müzesi,
Eski Havana evleri ve renkli Küba geceleri
Sonra istikamet doğru Vinales vadisi....

Plaja git muhakkak @ Varedero,
Sonra sar bacağında bir puro,
İç bolbol orjinal mojito,
Ne güzeldir Pinar del Rio, Cueva del Indio....

Karayiplere gidilip de izlenmez mi
Parisien ve Tropicana cabareti?
Heminghway'in meşhur barları ve evi,
Ordadır ünlü romanını yazdığı "Ambos Mumbos Oteli"....

İşte böyle bir renk cümbüşüdür Küba
Daha gitmeden hayran kaldım fotoğraflarına
Allahım bi şanssızlık olup da sakın planlarımı batırma
Anasını babasını da götürücek hayırlı bi evlat olduumu unutma....
Bekle beni Havana, Santa Clara, Che Guevara :))))
:p

Hiç yorum yok: